top of page

Kamu Görevlilerinin Kamu Dışında Çalışabileceklerine İlişkin Usul Ve Esaslar

ree

           Öğretim üyeleri, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na tabi olmakla birlikte, 2547 Sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun özel hükümleri nedeniyle devlet memurlarından ayrılırlar. Genel kural öğretim üyelerinin tüm mesailerini kadrosunda bulunduğu üniversiteye ayırmakla yükümlü olmalıdır. Bununla birlikte, 2547 Sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 36 ve 58 maddeleri, profesör ve doçent kadrosundaki öğretim üyelerine, belirli şartlar dâhilinde özel üniversiteler veya vakıf üniversitelerinde çalışabilme imkânı tanımaktadır.

            Tabip, diş tabibi ve tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olan öğretim üyeleri bu istisna hakkını kullanırken 2547 Sayılı Kanunu’nun öngördüğü koşullara uymak zorundadırlar.  


Öğretim Üyelerinin Çalışma Şartları :


            Öğretim üyeleri, üniversitedeki mecburi çalışma saatleri dışında ve hizmetlerini aksatmayacak şekilde, kamu dışında da çalışabilirler. Profesör ve doçent kadrosunda olanların kamu görevinin dışında çalıştırılabilmesinin şartları şunlardır:

  • Her bir anabilim dalındaki kadrolu profesör ve doçent sayısının yüzde 50’sini geçmemek,

  • Bir yıla kadar kurumsal sözleşme yapılması,

  • Geliri üniversite döner sermayesi hesabına kaydedilmesi,

Öğretim üyesinin bağlı olduğu kurumun olurunun alınması.


Kamu dışında çalışması uygun görülen öğretim üyeleri, Sağlık Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurulunca belirlenecek performans kriterlerine göre seçilir, yüzde 50’si uygulama, yüzde 50’si de akademik faaliyetleri dikkate alınır. Bu fıkra kapsamında çalışması uygun görülen öğretim üyeleri;

  • Aynı anda birden fazla sözleşme ile çalıştırılamaz.

  • Aylık sözleşme ücretleri, mesai dışı toplam tavan ek ödeme brüt tutarından az olamaz.

  • Kanunda belirtilen idari görevlerde bulunamaz.

  • 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 73 üncü maddesinin üçüncü fıkrası çerçevesinde ilave ücret alamaz.

  • İlgili mevzuata ve sözleşme hükümlerine aykırı davranmaları hâlinde, idari ve disiplin sorumlulukları saklı kalmak kaydıyla bir yıl, üç yıl içinde tekerrüründe beş yıl süreyle bu kapsamda çalıştırılamaz.

            Özel hastaneler ve vakıf üniversitesi hastaneleri, tabip ve diş tabibi kadro sayıları için ayrı ayrı hesaplanmak şartıyla ve bu sayıların yüzde 20’sini geçmemek üzere üniversite ile sözleşme yapabilir. Vakıf üniversiteleri ile iş birliği yapan özel hastanelerde yüzde 20 oranının hesabında, üniversite kadrolarındaki tabip ve diş tabibi dikkate alınmaz. 


Öğretim Üyesinin Başvuru ve Sözleşme Süreci:


            Kamu dışında çalışmak isteyen öğretim üyelerinin, çalışmaya başlamadan önce bağlı bulundukları üniversiteden izin almaları gerekir. Üniversite izin verirken hem üniversitenin hizmet gereklerini, hem de öğretim üyelerinin akademik gelişimini gözetleyerek kamu yararı dengesi kurmalıdır.

            2547 Sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 36. maddesinde sayılan çalışma koşulları şöyle sıralanabilir:

1-         Öğretim üyesi ile yapılan sözleşmeler, aylık çalışma süresi seksen saati geçmemek üzere bir yıla kadar yapılabilir.

2-         Üniversitesi dışında da görev yapmak isteyen öğretim üyeleri öncelikle çalışacağı yeri bulup, ön protokol yapmalıdır. Eğer sözleşme süresi iki ayı geçmez ise sözleşmeler üniversite yönetim kurulunun kararıyla yapılır ve yapılan sözleşmelerin içeriği ve gerekçesi hakkında yedi gün içinde Yükseköğretim Kuruluna bilgi verilir.

3-         İki aydan daha uzun süreli yapılan sözleşmeler, üniversite yönetim kurulunun kararı ve Yükseköğretim Kurulunun izniyle yapılır. Aynı hizmet için iki aydan sonra yapılacak müteakip sözleşmeler de Yükseköğretim Kurulunun iznine tabidir.

4-         Sözleşmeli öğretim üyelerine, ilgili kanun fıkrası uyarınca yapılacak ödeme dışında 58 inci maddede öngörülen ek ödeme dâhil olmak üzere herhangi bir ad altında ödeme yapılamaz.


Öğretim Üyesinin Yükümlülükleri :


            Öğretim üyesi, üniversitedeki görevlerini aksatmaması ve özel sektörden elde ettikleri geliri üniversiteye bildirmekle yükümlüdür. Ayrıca 2547 Sayılı Kanunun 58. maddesi kapsamında, üniversitenin döner sermaye faaliyetleriyle çakışan bir gelir elde ediliyorsa, bu gelirden üniversiteye belirli pay aktarımı da söz konusu olabilir. Yani üniversitenin verdiği izin, bu bakımdan kamu yararı denetimi işlevi görür.

            Bu yükümlülüklerin denetimi üniversite tarafından yapılır.


Öğretim Üyesinin İzin Almaksızın Özel Sektörde Çalışması ve Sonuçları:


Öğretim üyesi, bağlı olduğu kamu üniversitesinden izin almadan özel sektörde çalışamaz.  İzin almadan özel sektörde çalışmak hem disiplin suçu hem de mali sorumluluk doğurur.

           

Disiplin Yönünden Sonuçları : 

Üniversite, öğretim üyesinin izin almadan özel sektörde çalıştığını ihbar, şikâyet, basın-yayın, maliye ve sigorta kurumları kayıtları veya kurum denetimi yoluyla tespit edebilir.

Bu durumda üniversite, öğretim üyesi hakkında disiplin soruşturması açar.

Öğretim üyesinin savunması istenir. Yürütülen soruşturma sonucunda ilgili disiplin cezaları uygulanır.

           

Mali Yönden Sonuçları          :

Öğretim üyesinin özel sektörden aldığı ücretin tespiti için, üniversite veya Maliye Bakanlığı’na bağlı kamu denetim organı aracılığıyla bilgi ve belge talebinde bulunabilir.

            Ücret tespiti için yapılacak bu incelemede kullanılan bilgi ve belgeler şunlardır:

•           Özel sektörden alınan bilgi ve belgeler : Fatura, banka kayıtları, bordro.

•           Vergi Kayıtları: Beyannameler, SGK Bildirimleri.

•           Banka Kayıtları : Öğretim üyesinin ve özel sektörün banka dökümleri

•           Beyanlar ve tanıklar

Bu incelemeler sonunda beyan edilmemiş gelirler, Maliye tarafından yürütülecek vergi incelemeleri yoluyla tespit edilir ve tespit edilen vergilendirilmemiş gelirler üzerinden ilgili vergi ve cezai yükümlülükler uygulanır.

     Ayrıca öğretim üyesi, kamu kaynağını veya izinli süreyi ihlal ettiyse bu denetim, Sayıştay denetimiyle de yapılabilir. Üniversite, döner sermaye payı ve kamu hakkını talep edebilir. Bu süreç hem kamu kaynaklarının korunmasını hem de öğretim üyesinin yükümlülüklerinin denetimini güvence altına almaktadır.


          Değerlendirme ve Sonuç :


Öğretim üyelerinin özel sektörde çalışabilmesi, kanunla tanınmış bir istisnadır. Bu hakkın kullanılması ise üniversitenin iznine ve denetimine tabidir. İzin almaksızın özel sektörde çalışan öğretim üyeleri hakkında hem disiplin yönünden hem de mali yönden incelemeler başlatılır. Üniversite tarafından disiplin soruşturması yürütülür, mali yönden ise elde edilen gelirler tespit edilerek vergilendirilir ve kamu payı tahsil edilir. Bu aşamada Sayıştay da bu incelemeye katılabilir.

18.09.2025



SMMM Derya DEMİRKIRAN

Yorumlar


bottom of page